Ukrayna gezi notları; Odessa 2.gun

10 Kasım 2019, Odessa'dan ayrılıyoruz


Odessa'dan da ayrılma zamanı geldi. Birazdan tren garına hareket edeceğiz; trenimiz yarın sabah 06.35'te Ukrayna'daki son şehrimiz olan Lviv'de olacak.

Bugün gezideki 9. günümüz. Haliyle
biraz bir yorgunluk var ama sağlık, keyif, keşfetme arzusu hala yerinde👍

Sabah Lev Tolstoy'un hayatını anlatan müzeye (oğlunun evi ) gittik ama Pazar günleri kapalıymış.  Görevli kadın gram İngilizce bilmiyor durmadan"zaftra zaftra" yani YARIN diyor, biz de beden dilimizi her şekilde kullanıp "yahu bugün bizim
son günümüz acaba şöyle bir gezemez miyiz" demeye çalışıyoruz. Sonunda anladı ve bizden kişi başı 60 UAH olan müze için 250 UAH istedi. Hiç yakistiramadik kendisine, seni seni diye parmak sakladık ve normal fiyat olan 125 UAH teklif ettik. Hemen başladı tekrar"zaftra zaftra" demeye..😀😀  Böylece ünlü yazar Lev Tolstoy'un oğlu için satın aldığı
ve aslında kendisinin hiç yaşamadığı ama oğlunun ölümünden sonra Tolstoy'un eşyalarının sergilendiği bu müzeyi göremedik.

Neyse, aynı sokakta 19.yy'a ait pek çok güzel bina var, onları fotograflayarak tekrar Primorsky bulvarına indik.  Atlantis evi bakıma alınmış ama ucundan da olsa görebildik..

1909'da Odessa'ya sürgün edilen İran şahı Muhammed Ali'nin 50 cariyesiyle birlikte birkaç yıl yaşadığı Şah Sarayı yerli yerinde duruyormuş; ziyarete
kapalı ama dışarıdan bile ihtişamlı görünüyor.
City Hall ve Alexander Puskin'e bir selam verip Ukrayna'nin en büyük arkeolojik koleksiyonuna sahip Odessa Arkeoloji Müzesi'ne
girdik. 1825'de kurulan bu müze 170.000'den fazla objeye sahip.

Evet. Güzeller güzeli Odessa'nin muhteşem plajları dışında görülebilecek yerleri de böyle.

Yarın Lviv'de görüşmek üzere 🖐️😊