15 Şubat Cuma sabahi biraz fazla uyuduk. Nasılsa El Jem için yola çıkmamız gerekmiyor. Sfax'ta kalsaydik sabah erkenden yollara düşecektik, 70 km bize yaklaşık 1 saat daha uyku şansı tanıdı bugün.
El Jem'deki Collessium gerçekten çok görkemli. Roma'dakine göre biraz küçük ama çok daha iyi korunmuş ve restore edilmiş. Turizm sezonu olmaması büyük avantaj sakin sakin diledigimizce dolasabildik.
Buradaki ikinci noktamız muze.. Son derece zengin bir mozaik koleksiyonu var, zaten Collessium için alınan biletle giriş yapılıyor. Buraya kadar gelmişken mutlaka ugranilmali. Çok güzel, inanılması çok zor mozaik tablolar var. Tarihi alan müzeye cevirildiginden herşey olduğu gibi korunmuş, Tunis'teki Bardo Müzesi bir burası iki diyebiliriz, hayran kaldık.
Sonraki durağımız Monastir'di. Tunus'un reformist lideri Habib Bourguiba'nin anıt mezarını ziyaret ettik. Bourguiba Tunus'u Fransız sömürgeliginden kurtarıp ozgurlugunu kazandıran kişi. Özellikle Atatürk'e olan hayranlığıyla biliniyor. Bu hayranlığı ve reformist kimliği dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti'ni takip ederek Tunus'u laik ve demokratik bir ülke haline dönüştürmüş.
Uzun yıllar Tunus'un daimi lideri olarak kalan Burguiba ilerleyen yaşı nedeniyle aktif görevini bırakmak zorunda kalmis. Sonrasinda yönetimi ele geciren radikal dinci parti, ne yazık ki ülkeyi bugünkü durumuna getirmis.
Monastir'daki anıt mezar Bourguiba'nin hayatı hakkında genel bir fikir veriyor, daha fazlasi için, ölümüne kadar 13 yıl boyunca ev hapsinde tutulduğu ve şu anda müze olarak hizmet veren evini görmek lazım.
Bugünkü son durağımız Sousse şehri. Saat 16.00 gibi medinaya girebildik.. Burası da labirent gibi daracık sokakları ve bir kısmında hala yaşamaya devam edilen mavi kapılı evleriyle son derece ilginç bir yer. Tauzar medinadan oldukça farklı, daha canlı ve renkli. Binaların bir kısmında çok küçük oteller var. Genelde dışarıdan gelip medinadaki dükkanlarda çalışanlar tarafından değerlendiriliyor, turistik oldukları pek söylenemez.
Özellikle merkeze yakın evler Mahmutpaşa veya Kemeraltı örneklerinde olduğu gibi dükkana dönüştürülmüş. Kalabalık gürültülü ama sonuçta turistik bir alışveriş noktası.
Bu akşam Sousse'da Hotel Medina'da konaklıyoruz ama burası diğerlerine göre daha derli toplu ve turistik bir otel. Akşam 20.00 sabah 10.00 arası medina trafiğe kapali o nedenle ancak 20.00'den sonra araçla giriş yapılabiliyor. Yada bizim gibi aracı yakına çekip sonra otelin önüne getirmek mümkün.
Hotel Madina'nin hemen yanında bir restaurant var, adi Dar Sultan. Yemekler çok çeşitli, fiyatlar makul ve ambians güzel. Hele de böyle sezon dışıysa servis de hizli, beklemedenbyemekler geliyor ayrıca yemek sonunda nane çayı ikramlari var.
Bugünlük de bu kadar.
Hotel Madina'nin hemen yanında bir restaurant var, adi Dar Sultan. Yemekler çok çeşitli, fiyatlar makul ve ambians güzel. Hele de böyle sezon dışıysa servis de hizli, beklemedenbyemekler geliyor ayrıca yemek sonunda nane çayı ikramlari var.
Bugünlük de bu kadar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder