18 Şubat 2014 Salı

2000 yıllık çeltik tarlalarıyla Unesco DML'nde yeralan BATAD



2000 yıllık çeltik tarlalarıyla Unesco’nun Dünya Mirası Listesi’nde yeralan Batad’dayız.. 

Manila’dan Banaue’ye gelen otobüsler Ohayami Bus Terminal’den kalkıyor ve hemen hemen her saat başı otobüs var. Biz gece otobüsünü tercih ettik ve 16 Şubat akşamı saat 18.00’de hareket edecek otobüsten yerlerimizi aldık. Fiyat kişi başı 450 Peso/22,5 TL. Yolculuk, yol bakım çalışması olup olmamasına bağlı değişmek kaydıyla ortalama 8-10 saat sürüyormuş; biz 8 saatte ulaştık. Otobüslerde wi-fi var bunun dışında her şey gayet sıradan, herhangi bir ikram vs yok ve yolda sadece 1 kez ihtiyaç molası veriliyor.

Otobüs yolculuklarındaki aircondition eziyeti hakkında daha önce okuduğum yazıların tamamında yorumlar vardı ama demek ki yaşamadan tam olarak anlaşılmıyormuş. Ne kadar soğuk olduğunu kelimelerle anlatmam mümkün değil.

Şoför dışında kimse durumdan hoşnut değil ama değiştirmenin, kıstırmanın, ricanın falan hiçbir faydası olmuyor. İnanın insanın içinden ağlamak geliyor; bırakın uyumayı sabit durmak bile mümkün değil. Üzerimizde pantolon ve polar olmasına rağmen sürekli kollarımızı bacaklarımızı ovuşturmaktan, nefesimizle yüzümüzü ve burnumuzu ısıtmaktan sabahı sabah ettik. Güneydoğu Asya diye biz bu kez çok kalın bir şey getirmemiştik ama yine de yağmurluklarımız ve polarlarımız vardı. Buna rağmen bere almamış olmanın eksikliğini duyduk ve başımıza, kulaklarımıza takacağımız bir parçacık bez için tırım tırım çanta karıştırdık. Sonunda zip-off pantolonların en alttaki bölümünü çıkarıp kafalarımıza taktık da kulaklarımızı bir nebze olsun ısıtabildik. Sakın “yok canım abartıyosun” demeyin, siz siz olun yanınıza polar ve rüzgarlığın yanı sıra bere veya kapişonlu birşey almadan buralarda  otobüse binmeyin.

Banaue biraz Ayder’i hatırlatan yemyeşil küçük bir kasaba. Gece konaklamalı 2-3 günlük trekking turları, şelaleleri ve 2000 yıllık çeltik tarlalarıyla ünlü. Unesco, Batad’ın da arasında yeraldığı birkaç köyüyle birlikte Banaue’yi Dünya Mirası Listesi’ne almış. Muhteşem manzaralar sunan doğasıyla Banaue,  Manila civarındaki en turistik bölgelerden biri olarak geçiyor.  

Biz Batad’a devam edecek olduğumuzdan Banau’de çok kalmadık; her ne kadar Manila gibi olmasa da bu yoğun turist kalabalığı, gürültü ve trafik kafamızı yordu; kahvaltımızı edip ilk bulduğumuz jeepney’e kişi başı 150 Peso(7,5 TL) ödeyerek  Batad’a doğru yola koyulduk. Yol boyu son derece güzel çeltik tarlaları vardı ve şoförümüz sağolsun her birinde durup bol bol fotoğraf çekmemize izin verdi. Yaklaşık 1 saatlik sürekli tırmanış sonrasında jeepney bir yerde durdu ve buranın son durak olduğunu söylendi. Etrafta birkaç büfeden başka bir şey olmayınca öğrendik ki batad’a daha 1,5-2 km’lik bir yol var ve buradan sonrası tamamen tabana kuvvet! Allah’tan yol hep iniş ve taş merdivenler yapmışlar (412 basamak), paldır küldür  indik ama bir de bunu dönüşü var tabii J   

Yukarıdan köy seçilebiliyordu ama ormanın içine girdikçe hedef kaybolmuş ve sanki git git bitmez bir durum olmaya başlamıştı ki Batad girişine hemen hemen 100 metre kala solda küçücük “Batad seyir noktası 1 dakika” yazan bir tabela gördük . Hemen oraya seğirtip bu Batad denen yer ne menem bir şeymiş diyorduk ki sağımızda belki de dünyanın en güzel manzaralarından biriyle karşılaştık.

Machu Pichu’dan 1500 yıl daha eski yani 2000 yıllık olduğu varsayılan bu muhteşem çeltik tarlaları insanı büyülüyor, adeta nefesini kesiyor. Tüm duvarlar gibi yığma taştan yapılmış, dağlardan gelen doğal sularla besleniyor ve 2000 yıldır pirinç üretiliyor. Sonradan yöre insanlarıyla konuştuğumuzda burada üretilen pirincin yaşayanların yıllık ihtiyacını karşılamadığını, bir kısım ihtiyaçlarını yine de satın almak zorunda kaldıklarını öğrendik ama öyle büyük bir arazi ve öyle ciddi bir üretim var ki bu insanların tükettikleri pirinç miktarı hakikaten beynimizi dumura uğrattı.

Dakikalarca bu manzarayı seyredip çeşit çeşit fotoğraf çektikten sonra köyün girişine geldik. Giriş bedeli adı altında kişi başı 50 Peso toplanıyor. Toplanan paranın çevre koruması için kullanıldığını öğrendik. Banaue’de de aynı nedenle kişi başı 20 Peso ödemiştik.

Konakladığımız hostelin adı ‘Rita’s Mount View Guesthouse’.. Tam çeltik tarlalarının karşısında muhteşem bir yerde yeralan hostelin işletmecisi Rita’nın kızı Germein ufak tefek bir kadın. Gerçi buradaki kadınların hepsi böyle çocuk gibiler ama Germein ilginç kahkahasından tanınabilir.

Batad’a girer girmez mahalli rehberler etrafımızı sardı. Rehberlik için kişi başı 50-100 (2,5-5 TL) Peso arası istiyorlar. Çevrede gezilecek yer anlamında asma köprü, Tapiya Şelalesi ve çeşitli seyir noktaları var. Patikalar çeltik tarlalarının arasından geçtiği için zaman zaman karıştırılabiliyor ayrıca fotoğraf çekmek için çeşitli yerlere tırmanan ve ayar yapıcam derken dengesini kaybedip tarlalara düşen pek çok turist olduğu söyleniyor, bu nedenle genelde rehber alınması öneriliyor.

Bugün Tapiya Şelalesi’ne gittik. Yol uzun ve son derece dik iniş çıkışlardan oluşuyor; ama gayet keyifli çünkü muhteşem manzaralar eşliğinde yürünüyor. Ayrıca şelale çok güzel, altındaki havuz derin, yüzülebiliyor. Haliyle su buz gibi ama yürüyüşün ardından ilaç gibi geliyor. Sonuç olarak Tapiya Şelalesi biraz yorucu ama kesinlikle görülmeye değer bir yer.

Batad genelde günübirlik ziyaret edilip geçilen bir yer ama benim önerim en azından 1 gece kalınması. Buradan ayrılmadan önce bu muhteşem manzara karşısında ayaklar şöyle bir uzatılmalı, soğuk bir bira veya sıcak bir kahve eşliğinde bu güzelliğin keyfi doya doya çıkarılmalı.

Batad’ta gün battığında ortalık tamamen kararıyor, elek ayak çekiliyor ve köy kurbağalarla sineklere teslim oluyor. Elektrik çok sınırlı kullanılıyor, televizyon, ve internet zaten yok cep telefonu da nadiren çektiğinden yapılacak tek şey kitap okuyarak yavaş yavaş uykuya dalmak.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder