27 Şubat 2014 Perşembe

Busuanga'dan Palawan'a tekneyle yolculuk


24 Şubat Coron'dan El Nido'ya geçiyoruz

Bugün hayat saat 06.30’da başladı. Yolculuk için atıştırmalık bir şeyler alıp termosa kahve hazırladıktan sonra, kaldığımız hostel Villa Hermosa’nın güler yüzlü sahibesiyle vedalaşıp sepetli bisikletlerden birini çevirdik ve limana geçtik. Bu bisikletlerde şehir içi indi-bindi kişi başı 10 Peso (50 kuruş).

Liman girişinde biletlerimizi gösterdik; ardından kişi başı 20 Peso çevre koruma parası adında bir şey ödedik. Bütün bunların Kasım’daki büyük tayfunda zarar gören yerlerin onarımı için alındığı söyleniyor umuyoruz ki doğrudur ; sonuçta 1-2 lira büyük para değil yeter ki yerine ulaşsın.

Gayet yaşlı ve biraz da döküntü görünümündeki teknemiz Jessabel’e önce çantalar alındı sonra sırayla bayanlar ve arkasından da erkekler bindi. Hepimiz kendimize hoş görünen yerlere oturmuştuk ki sahil güvenlik görevlileri geldi. İşi epeyce sıkı tutuyorlar; önce can yeleklerinin giyilmesini istediler, ardından teknenin motor kaputunu açtırıp çalışır haldeki motorun video görüntüsünü çektiler, bundan sonra çıkış onayı verdiler ve  Jessabel saat 08.30 gibi Coron limanından hareket etti.

Başlangıçta ne olduğunun pek farkına varamamıştık açıkçası ama hareketten 10 dakika kadar sonra olay başladı ve işte o zaman durumu kavradık. Gittiğimiz yer öyle Coron’dan adalara geçmek gibi kısa bir mesafe değildi, ciddi ciddi açık denizde 6-7 saatlik bir yolculuğa çıkmıştık. Oysa bu tekne bildiğimiz gezi teknelerinin biraz büyükçesiydi ve kapı pencere her yer açık olduğundan ilk yarım saat içinde içeri dolan buz gibi dalgalarla istisnasız hepimiz sırılsıklam oluvermiştik.

Teknenin zemini bileklere kadar su dolmuş, yerlere konan tüm çantalar ıslanmıştı. Ardı arkası kesilmeyen soğuk dalgalar insanları bir yandan çığlık çığlığa bağırtırken bir yandan da kahkahalarla güldürüyordu. Hepimizin sinirleri bozulmuş, kendimizi ağlasak mı gülsek mi bilemez durumda ve aynen kaçak mülteciler gibi hissediyorduk.

Başlangıçta uyurum diyerek oturma yerlerine uzananlar falan sırılsıklam olmuş, herkes ayağa dikilmiş, her yer ıslandığından artık hepimiz ayakta seyahat etmeye başlamıştık. Henüz sabahtı ve hava serin olduğundan hepimiz üşüyorduk ama üzerimize bir şey giyersek onlar da aynı şekilde ıslanacağından giyinemiyorduk da. Teknenin sallantısından hafiften mideler bulanmaya başlamıştı ve herkes bir bir tuvalete yollanıyordu; Allah’tan Bora’da da bende de bir şey yoktu.

Tekne mürettebatı gayet mutlu görünüyordu zira onlar teknenin kıçında gayet rahat seyahat ediyorlar ve bizden gelen çığlıklara kıkır kıkır gülüyorlardı. Onlar bu eğlenceyi belli ki sürekli yaşıyorlar ve üstelik bedava seyrediyorlardı, bizse bu işkence için ciddi bir de para ödemiştik.

Hani insanın bir şeylerle karşılaştığı ve ne yaparsa yapsın içinde bulunduğu durumu değiştirme şansı olmadığı anlar vardır ya, hani yaşarken çok zordur ama netice itibarıyla kabullenmeyi öğretir insana, işte Coron-El Nido tekne yolculuğu da bizim için böyle anlardan biriydi. Sonunda ilerleyen saatler içinde deniz biraz duruldu, biz biraz alıştık, güneş hafiften yüzünü gösterince dışarıya çıkıp güneşte kuruduk falan derken saat 12.00 gibi yemek servisi yapıldı. Teknenin o sallantısında, her yerden foşur foşur dalgalar girerken ne ara yemek pişirdiklerini anlayamadık ama patates ve tavuklu pilav gayet taze ve lezzetliydi. Yemeği yiyince ağlamaklı yüzlerimiz biraz güldü, mürettebatla barıştık; artık sabahki tablo geride kalmıştı.

Yolculuğumuz toplam 6,5 saat sürdü, El Nido’ya vardığımızda saat 15.00’di. Sonuçta sağ sağlim vardığımız Coron-El Nido yolculuğunun “maceralı” ve insana “bunu da yaşadım” dedirtecek bir deneyim olduğunu söyleyebiliriz.

Tekneden iner inmez çantalarımızı alıp El Nido sokaklarında dolaşmaya başladık. İlk izlenimlerimize göre burası Coron’a göre daha küçük ve daha derli toplu yerleşime sahip. Ayrıca kesinlikle daha turistik ve dolayısıyla da daha pahalı. Otel fiyatları 2000 -5000 Peso arasında seyrediyor. Tek oda fiyatları bile min 800 Peso’dan başlıyor.


Uzun bir aramadan sonra limana yakın bir yerde bir guest house bulduk. Evinin odalarını tek tek kiraya veren ve mutfağını da kullandıran hoş bir aile; aynı zamanda tekne turu organizasyonu da yapıyorlar. Anlaşabilirsek birkaç gün burada kalmayı planlıyoruz.











Hiç yorum yok:

Yorum Gönder