Dünyayı gezme düşüncem üniversite yıllarımda Sahaflar Çarşısı'ndan aldığım 1970'li yılların National Geographic'leriyle başladı. Gezmeye başlamam ise çocuk da yapayım kariyer de derken 2000'li yılları buldu. Su an 53 yaşındayım ve 58 ülke (eyaletler ve adalarla birlikte 75 farklı yer), yüzlerce şehir ve birbirinden özel sayısız anı biriktirmis durumdayım. Daha çooook yolum var. Ne mutlu ki "dünya çok büyük ve ben kıyas kabul etmeyecek kadar küçüğüm"
30 Ekim 2017 Pazartesi
Karadağ'da son nokta Ulcinj
2 Mayıs 2015 Adriyatik kıyısından Arnavutluk'a doğru devam ediyoruz.
Karadağdaki son noktamız Ulcinj. Hava berbat, çisil çisil sinir bozan bir yağmur yağıyor. Görmeden geçmeyelim diyerek giriyoruz. Geceyi Ulcinj yakınlarında bir sahilde geçirdik. Sezonda oldukça kalabalık olduğunu tahmin ettiğimiz güzel kumu ve temiz denizi olan bir plaj burası; gün batımı nefisti. Hemen yoldan ayrılıp sahile indik ve birer bira keyfi yaptıktan sonra akşam yemeğimizi hazırlayıp burada konakladık.
Nüfusunun %55-60'a yakını Arnavut olan Ulcinj karadağ'ın son şehri. Kumsallarıyla tanınan bir yer olduğunu biliyoruz ama henüz sezon başlamadığından olsa gerek pek bir turistik görüntüsü yok. Daha çok karmaşık ve kozmopolit bir kasaba izlenimi yarattı bizde.
Karavanı bir yere park edip elimizde şemsiyelerle koştura koştura, şu anda etnoğrafya müzesi olarak hizmet veren kaleyi görmeye gittik. Herşeyiyle bize çok tanıdık gelen yerel yaşantı örnekleri güzeldi. Kıyafetler, kullanılan eşyalar tipik Anadolu evleri veya konaklarına ait şeylerdi.
Hava yağmurlu ve soğuk, renkler de donuk olunca açıkçası Kotor ve Budva'dan sonra fotoğraflar çok zevk vermedi ama hiç bir şey çekmeden olmaz deyip birkaç anı da buradan aldık :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder