21 Nisan Siem Reap
Saatimiz
tam 04.00 çaldı. Akşam yatarken gayet heyecanlı ve Ankor Wat’ta gün doğumu izlemek
için son derece kararlıydık ama böyle sabahın köründe uyanıp, püfür püfür esen vantilatörün
altından çıkıp dışarının sıcağına atlamak ilk anda hiç hoşumuza gitmedi
açıkçası L
Hemen fırlayıp
önce kendimizi soğuk duşa atıp sonra da serinlik devam etsin diye tam
kurulanmadan giyinip aşağıya indiğimizde rehberimiz Ruat ve sevgili tuk-tuk hazır
bekliyorlardı. Burada sıcak ve nem sabah
akşam ayırımı yapmıyor; sabahın 04.00’ünde bile her yerimiz yapış yapış.
Tuk-tuk
hareket edip hafiften şehir dışına çıkmaya başladığımızda olay birden değişti
ve esen tatlı rüzgar üzerimizdeki sabah mahmurlunu atarken, sıcak şöyle dursun hala
ıslak olan bedenlerimizi hafiften ürpertti bile J
Yolda
ilerlemeye devam ederken bir yandan da “acaba erken mi gidiyoruz” diye
düşünüyorduk ama yanımızdan gelip geçen tuk-tuklardaki insanlarla bisikletleri
üzerinde Angkor Wat’a ulaşmaya çalışan gençleri gördüğümüzde zamanlamanın doğru
olduğu anladık.
Saat 05.00’de
Angkor Wat’a geldiğimizde karşılaştığımız tablo ise inanılmazdı. Yüzlerce hatta
binlerce insan, Angkor Wat’ı çevreleyen kanalın kenarına oturmuş ellerinde
kahveleri ve bu olay için hazırlanmış olduğu belli kahvaltı paketleri ile çoktan
mevzilenmiş durumdaydılar. Şaşkınlık içinde “ne zaman kalktınız da ne ara
geldiniz?” demekten kendimizi alamadan bilet kontrolünden geçip tapınağın
içlerine doğru ilerlemeye başladık.
Bu
arada en güzel gün doğumu manzarası, Angkor Wat’ın bahçesinde solda yeralan küçük
lokantaların önünde yakalanıyor. Kenardaki küçük göl gün doğumunda ayna vazifesi
görüyor ve suya yansıyan Angkor Wat görüntüsü son derece keyifli fotoğraf
kareleri yaratıyor. Zaten bu durumlarda
en iyi çözüm kalabalığı takip etmek J böylece
en doğru sonuca yorulmadan ve en kısa yoldan ulaşılıyor.
Gün
doğumu havanın puslu olması dolayısıyla beklediğimizden daha geç oldu ayrıca
güneş yeterince parlak değildi ama bu olayı bu kadar insanla bir arada yaşıyor
olmanın güzelliği ve gün doğumuyla birlikte çektiğimiz güzel Angkor Wat kareleri
hepsine deydi J Aslında böyle erken
kalkıp geziye erken başlamak günün kalanı için de çok işimize yaradı; zira
büyük turda gezdiğimiz tapınakları nispeten daha serin ve rahat dolaşabildik. Ziyaret
tarihleri bizim gibi Nisan-Mayıs olanlara önerimiz, Angkor Wat’ı gezmeye sabahları
saat 05.30 gibi başlamaları; böylece hem fotoğraf için hem de sıcak açısından
güneş daha iyi kullanılabilir.
İkinci
günümüz bir gün önce gezdiğimiz Angkor Wat yanı sıra Angkor Thom tapınaklar
kompleksinde tekrar tekrar fotoğraf çekip ardından da büyük turda yeralan Prean Khan, Ta Som, Neak Pean, Estearn Mebon, Pre Roup ve Banteay Srei
tapınaklarını dolaşırken iflas eden fotoğraf makinesi şarjlarımız dolayısıyla
biraz erken sona ermek durumunda kaldı L
Otele
dönüp biraz dinlenip şarjlarımızı tamamladıktan sonra tekrar yollara düşüp, bu
kez Siem Reap’in turist merkezi Old Market’i ve Night Market’i dolaştık. Bu
arada kendimizi hafiften şımartacak birkaç küçük hediyelik almayı da ihmal
etmedik J ama hemen belirtelim; Kamboçya ve Siem Reap Tayland’dan oldukça
pahalı. Aslında ülke son derece fakir ve turist mekanlarının biraz dışına çıkıldığında
yalınayak ve çıplak çocuklar, çöp karıştıran insanlar ve derelerin kenarlarındaki
barakalarda son derece kötü şartlarda yaşayan halkı görünce gelir dağılımındaki
bu adaletsizlik insanın yüreğini burkuyor. Ama turist mekanlarında durum
farklı. Buralarda geçerli para birimi $ ve doların bozukluğu olmadığından her
şey min 1 $’a satılıyor. Mesela 1 şişe su 1$, 1 mango 1$, tuk-tuk min 2 $,
yemek min 2,5-3 $ gibi.. Bu arada ilginç ama bira 50 cent ve suyla
karşılaştırıldığında su yerine bira içmek daha avantajlı J
Yarın
Angkor Wat gezimizin son günü; sabah şehrin bu kez güney doğusundaki
tapınakları gezmeye gideceğiz. Öğleden sonra için de planımız Angkor Ulusal
Müzesi’ni görmek ve Siem Reap nehir kıyısında dolaşmak. Yarınki notlarda
görüşmek üzere bugünlük de bu kadaaaaar J
Gün doğumunu beklerken uykuya yenik düşenler :) |
Dev ağaç kökleri ile sarılmış Ta Phrom tapınağı |
Dev ağaç kökleri ile sarılmış Ta Phrom tapınağı |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder