28 Mayıs 2013 Salı

El Fuerte De Samaipata



18 Ocak 2013 Samaipata.. Gördüğümüz kadarıyla Samaipata, Bolivya'nın diğer bölgelerinden farklı olarak yemyeşil, sessiz, sakin ve huzurlu. Sabahları horoz sesiyle kalkılıp akşamları araç ve korna sesi olmadan derin uyku uyunabilen bir köy gibi..

Sabahın beşinde hasta bir şekilde gelip kendimizden geçmiş halde 2 günü yatarak geçirdiğimiz Samaipata'daki üçüncü günümüzdeyiz.. Bugün biraz daha iyiyiz; dün aldığımız ilaçlar işe yarayacak gibi..

Bolivya yemek ve hijyen konusunda çok daha dikkatli olunması gereken bir ülke.. Yolculuk öncesi bunu biliyorduk aslında ama buraya geldiğimizden bu yana hemen hiçbir hostelde su kaynatmak dışında donanıma sahip mutfak bulamadık. Büyük bir kısmı sadece konaklama hizmeti veriyordu.. Kahvaltıyı mısır gevreği veya müsli ile süt hazırlayıp yanında meyve (muz, elma) yiyerek hallettik. Yemek için de menüler genelde çorba ve yanında pilav+et (tavuk veya biftek) yani pişmiş ürünler olduğu için daha az sorun yaşayacağımızı düşündük;  önce çorba, sonra pizza, arkasından tavuk+pilav denedik; baktık herhangi bir sorun yok devam ettik. Ta ki iki gün önce yolda yediğimiz çorbaya kadar.. :(  

Bu yaşadığımız gerçekten önemli ve son derece ucuz atlatılmış bir deneyim; çok daha ağır bir durumla karşı karşıya kalabilirdik; bu nedenle bundan böyle öncelikle yollarda yemek yememeye, sonra da hostel ararken biraz daha uzun ve mutfak öncelikli araştırma yapıp bugüne kadar yaptığımız gibi kendimiz pişirmekten vazgeçmemeye karar vermiş durumdayız..

19 Ocak 2013 Cumartesi.. Hala Samaipata'dayız ve bugün 4. günümüz;kendimizi yola çıkmaya henüz hazır hissetmediğimizden biraz daha kalacak gibiyiz.. Bünyeler hala toparlanmış değil. 

Burası Bolivya'nın saklı bahçesi gibi; okuduğumuz pek çok sitede adını bile duymadığımız Samaipata, bizden sonraki gezginlere kesinlikle önereceğimiz bir yer.. Yemyeşil dağlar arasında bir vadideyiz. Kendimizi tekrar yollara vurmadan önce biraz dinlenmek için farkında olmadan doğru yere gelmişiz..

Son 2 gündür civardaki yürüyüş yollarında yavaş yavaş dolaşıp etrafı tanıyoruz. Dün yolumuzun üstünde hayvanların tamamen doğal ortamında yaşadığı bir hayvanat bahçesi gördük; öyle fazla büyük bir yer değildi ama pek çok insan canlısı sevimli maymunla sarmaş dolaş birkaç saat geçirdik ve hayvanat bahçesinin gönüllüleri fransız çiftle tanıştık..


Bu arada önemli bir not; Bolivya'da banka ve para konusu epey problemli; bunu ilk kez Uyuni'de ardından da Potosi'de yaşadık; sorun burada da devam ediyor. Ne alışveriş noktalarında kredi kartı kullanmak mümkün ne de atm'lerden para çekmek.. Yani Bolivya'da bir miktar nakitle dolaşmakta fayda var.

20 Ocak 2013 Pazar.. Bugün hastalığımızın 6. günü ve ilk kez turp gibi uyandık; artık ishalden ve halsizlikten eser yok:) Tabii biraz kilo kaybetmiş durumdayız ama sonunda kendimize geldik. Sabahtan buyana hava son derece sıcak ve nemli, günlerden beri yağmur yağacağı yazıyor ama hala damla düşmedi.. Havanın sıkıntısı bize de basmasın diyerek kendimizi dışarı atıyoruz.. Tepemizde bir sürü condor uçuyor; burada yüzlerceler ve çok popülerler.. Tur firmaları özel olarak “condor hiking” turları düzenliyorlar..

Bugün şehrin 9 km doğusunda bulunan, bu şehre adını veren ve aynı zamanda da “dünya mirası listesi”nde yeralan El Fuerte De Samaipata arkeoloji alanına gitmeye karar veriyoruz .. Brezilyalı çiftten tesadüfen öğrenerek rotamızı değiştirdiğimiz ama gördükten sonra değdiğine kanaat getirdiğimiz gerçekten son derece ilginç ve mutlaka görülmesi gereken bir yer burası..

Mesafe uzun değil; yürünerek de ulaşılabilir ama yol hem toprak, hem sürekli çıkış hem de gidip gelen araçlar tarafından toz-duman olduğundan çok da keyifli değil.. Yürümek için çok daha güzel rotalar gördüğümüzden El Fuerte’ye taxiyle gitmek daha mantıklı geliyor.. Taxiler Samaipata merkezden kalkıyorlar ve 80 bob’a (20 TL) götürüp orada 1,5 saat bekleyip gezi sonunda tekrar geri getiriyorlar..

Giriş kişi başı 50 bob; bu biletle Samaipata’daki müze de geziliyor ve müzede kazı alanından çıkan farklı kültürlere ait kullanım eşyaları sergileniyor. Ayrıca El Fuerte hakkında ispanyolca (ingilizce alt yazılı) bir film de izlemek mümkün. 

Yapılış amacı hala tam olarak çözülememiş El Fuerte De Samaipata ya da kısa adıyla “El Fuerte”, aslında “kale” demek ama askeri amaçlı bir kaleden ziyade dini veya idari amaçlı bir kale bu.. Pek çok arkeologun hala ilgi odağı konumunda ve gizemini korumaya devam ediyor. And Dağlarının doğu kollarından birinin tepesine kurulmuş olan bu kalede 200 mt uzunluğunda ve 60 mt genişliğinde (şekli hafif eliptik olsa da yine de min. 10.000 m2’lik bir alandan bahsediyoruz) devasa bir kaya ve etrafında tapınaklarla yerleşim birimleri yeralıyor; kayanın üzeri ise tamamen oyulmuş durumda.. Çeşitli hayvan figürlerinin yanı sıra birbirine paralel kanallar ve drenaj sistemi benzeri yapılarla pek çok geometrik şekilden (kayanın sırtında kocaman bir daire ve oturma yeri gibi görünen simetrik 12 oyuk var mesela, içinde ayrıca 3 oyuk daha…???) oluşan bu devasa kayaya astrolojik anlamlar yüklenmiş, dinsel anlamlar yüklenmiş , idari yönetim merkezi vb şeyler söylenmiş ama henüz kesinlik kazanan bir şey yok. Burası aynı zamanda dünyanın en büyük oyulmuş kayası.. İlk bakışta çocukluğumuzda izlediğimiz Uzay Yolu’ndaki Atılgan’a benzettiğimiz:) bu kahverengi kütle bütün gizemiyle önümüzde uzanıyor..

Hem ziyaretçilerin hem de hava şartlarının kaya yüzeyine verdiği zarar nedeniyle kaya koruma altına alınmış ve belirli fotoğraf noktaları dışında üzerinde yürümeye izin verilmiyor. El Fuerte De Samaipata’da ilk olarak  İnka öncesi Chanelerin, daha sonra İnkaların ve son olarak da İspanyolların yaşadığı, daha sonra İspanyolların şehri hemen yakındaki vadiye taşıyarak bugünkü Samaipata’yı kurdukları biliniyor. Atlantik ve Pasifik okyanusunu da birbirine bağlayan ticaret yolu üzerinde yeraldığı bilinen El Fuerte De Samaipata hem dünya mirası listesinde yeralması hem de insana huzur veren doğasıyla Bolivya seyahatinin olmazsa olmazlarından..

Bugün El Fuerte’de başlayan gezimizi Samaipata’daki müze ve orada izlediğimiz filmle bitiriyoruz. Son derece keyifli bir günü daha tamamlarken, içimizden bir ses yakınlarda bir tepenin üzerinde yapayalnız uzanan ve üzerindeki çeşitli işaretler ve şekillerle gizemini korumaya devam eden bu devasa kayanın arkeologlar kadar bizim de aklımızı uzunca bir süre meşgul edeceğini söylüyor..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder